Eskişehir’de yaşayan Ramazan Dikbıyık, 14 Eylül 2014’te, Facebook’a giren iki çocuk annesi 39 yaşındaki eşi Şeker Dikbıyık’ı bıçaklayarak öldürdü. Bu sırada evde bulunan ağabeyinin eşi Saliha Uyar’ı da “Şeker’i sen kötü yola düşürdün” diye bıçakladı.
Dikbıyık ifadesinde, “Telefonuna sürekli mesaj geliyordu. Eskişehir’e taşındım, Facebook’a girmemesi için uyardım. ‘Bana karışamazsın’ dedi. Kendimi kaybettim” dedi.
Eskişehir 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ve 1 Ocak 2015’te sonuçlanan davada Dikbıyık, eşini kasten öldürmek suçundan müebbet ağırlaştırılmış hapis, Uyar’ı öldürmeye teşebbüs suçundan 12 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 26 Eylül 2018’de kararı bozdu. Daire, Şeker’e ait telefon görüşme ve mesaj içeriklerinin getirilmesini, haksız tahrik olup olmadığı araştırıldıktan sonra karar verilmesini istedi.
Mahkeme 28 Mayıs’ta ikinci kararı verdi. Gerekçeli karara göre Şeker’in kullandığı telefon hattının başkaları adına göründüğü ve “hangi tarihler arasında maktul tarafından kullanıldığının tespit edilemediği” anlaşıldı. Ancak katil eşin “ısrarlı ve istikrarlı savunması” nedeniyle Şeker Dikbıyık evlilik sadakatine aykırı hareket ettiği yönünde düşünce oluştuğu savunuldu.
Skandal kararda şöyle denildi: “Sanığın ısrarı ve istikrarlı savunması ve Saliha Uyar’ın beyanları birlikte değerlendirildiğinde, maktulün evli olduğu halde sadakat yükümlülüğüne aykırılık teşkil eder şekilde başkaları ile telefon veya sosyal medya aracılığıyla görüştüğüne dair düşünce oluştuğu, her ne kadar HTS kayıtları ile ispatlanmasa da, eylemin haksız tahrik ile gerçekleştiği…”
Dikbıyık’a verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası 24 yıla indirildi.
Bu ülkede alınan bazı kararlardan utanmamak, gerçekten burada yaşadığı için üzülmemek mümkün değil. Kadın Facebook’a giriyor o zaman öldürülmeyi haketti diye cezayı indirmek dünyanın neresinde kabul edilebilir bilmiyorum.