Cumhurbaşkanı teknolojiye ne kadar karışmalı?

erdogan-telefon_2730Cumhurbaşkanı dedi ki:

“İnsanlar o marka telefonu alabilmek için gece dahi saatlerce kuyrukta bekliyorlar. bu marka her yıl model çıkardığı halde, modeller arasında çok büyük farklılıklar da yok ha, bunu da söyleyeyim. Tanınmışlık sayesinde bu uzun kuyrukları oluşturabiliyorlar. burada birçok arkadaşımız da bunu biliyor. aslında satılan telefon değil, satılan o telefonun markası. “bak yenisini aldım” bu.

Bu demeç gerçekten de Türk tarihinin en ilginç yaklaşımlarından biri. Çünkü Cumhurbaşkanı gözle görülür bir biçimde girmemesi gereken bir konuya giriyor, açık bir biçimde bilmediği konuda konuşuyor ve net bir biçimde haddini aşıyor.

Cumhurbaşkanı milli eğitim konusunda konuşabilir, ulaştırmadan dem vurabilir, çocuk psikolojisini bildiğini iddia edip bu konuda ahkam kesebilir ve hatta teknoloji konusunda derinliği olan ya da olmayan şeyleri dile getirebilir.

Ama cumhurbaşkanı bir markayı hedef alarak konuşma yapamaz. Çünkü cumhurbaşkanı memleketinin tüm insanlarına aynı uzaklıkta olduğu gibi (bizim cumhurbaşkanımızın herkese aynı uzaklıkta olduğunu değil olması gerekeni söylüyorum) tüm markalara da aynı uzaklıkta olmalıdır.

Olaya teknoloji gözüyle bakmayın. Marka markadır… Mesela Nuh’un Ankara makarnasını yemeyin o çok lapa oluyor diyemez. Tat konserve yemeyin onun doğallığından şüphelerim  var diyemez. Nova City’de oturmayın orasının ulaşımı kötü diyemez. LG Televizyon almayın onun renkleri kötü diyemez…

Çünkü cumhurbaşkanı herkese ve kurumsal yapılara aynı uzaklıktadır.

Çünkü cumhurbaşkanının cumhur idaresi gibi çok fazla ve ulvi işleri vardır.

Çünkü cumhurbaşkanı eğer bir sorun görmüşse bunu rapor eder ve bunu çözecek devlet erkanı vardır.

Çünkü cumhurbaşkanı “atıp tutamaz”…

Neden biliyor musunuz?

Çünkü birisi çıkıp derse ki “sana ne isteyen istediği kuyrukta bekler, ne anladın modeller arasında çok büyük farklılık olmadığını A7 ile A8 işlemciyi karşılaştıracak bir yetenğin oldu mu hiç hayatında, 4,7 inç ile 5,5 inç arasındaki farklı parmaklarını açarak gösterebilir misin”…

Burada çirkin konumda olan sadece cumhurbaşkanı değil onun temsil ettiği iddia edilen devlet olur.

Eğer etrafında akıllı bir danışan varsa ona sus artık desin. Eğer yoksa bizi dinlesin, sussun…