Anayasa Mahkemesi interneti özgürleştirdi mi?

freedomBugün Anayasa Mahkemesi bir karar alacaktı 5651 numaralı kanunla alakalı… Bu kanun, internete sınırlamalar getiren, bizim hep birlikte birçok maddesini eleştirdiğimiz bir yapıya sahip. Sitelerin kapatılması, engellenmesi ve türevi hareketler, gücünü bu kanun maddesinden alıyor.

Kanunun eleştirilecek birçok yönü varken TELKODER kanalıyla işletmecilere dokunan maddesi Anayasa Mahkemesi’ne götürüldü. Neydi o yasanın 9. maddesi? Hemen öğrenelim:

Yer sağlayıcı, yer sağladığı hizmetlere ilişkin trafik bilgilerini 1 yıldan az ve 2 yıldan fazla olmamak üzere yönetmelikte belirlenecek süre kadar saklamakla ve bu bilgilerin doğruluğunu, bütünlüğünü ve gizliliğini sağlamakla yükümlüdür”, 4. fıkra, “Yer sağlayıcılar, yönetmelikle belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde yaptıkları işin niteliğine göre sınıflandırılabilir ve hak ve yükümlülükleri itibarıyla farklılaştırılabilirler

Bu niçin TELKODER’in eleştiri oklarına hedef oldu? Çünkü kullanıcıların tüm yaptıklarını iki yıl boyunca saklayacaksınız işletmeci olarak. Bu da kolay bir iş değil. Çünkü herkesin on binlerce kullanıcısı var. Bu kadar kullanıcının bilgisini iki yıla kadar saklamak kadar onları toplayabilmek de çok ciddi ve maliyetli bir iş.

Şu anda hizmet veren 300 kadar çoğunluğu TELKODER üyesi şirketlerin bu yükün altından kalkması çok da mümkün görünmüyor.

Bu alınan karar TELKODER için ciddi bir zaferdir. Bunu bir kenara yazmak lazım. Bu arada kanundan çıkarılan bir diğer şey de “erişim sağlayıcının yükümlülükleri” başlıklı 6. maddeye eklenen “Erişimi engelleme kararı verilen yayınlarla ilgili olarak alternatif erişim yollarını engelleyici tedbirleri almakla” ve “Başkanlığın talep ettiği bilgileri talep edilen şekilde Başkanlığa teslim etmekle ve Başkanlıkça bildirilen tedbirleri almakla, yükümlüdür” cümleleri.

Düşünsenize devlet diyor ki bunu engelle. Siz engellediğinizi düşünüyorsunuz ama birisi bir yol bulup giriyor. Siz bundan sorumlu olacaksınız. Devletin kendinin tam anlamıyla yapamadığı bir şeyi şirketlerden istemesi, buna bir yol bul diyerek diretmesi bana çok doğru gelmiyor…

Ama bana en çok yanlış gelen şey de şu: Bu kanunla bir savcı mahkeme kararı bile olmadan bir siteyi kapattıbiliyor. Hukuk mekanizmaları devreye girmeden, site sahibinin haberi dahi olmadan bir site öyle bir savcı istedi diye kapalı kalabiliyor. Bunun için tanımlanmış bir şey yok. Diyelim ki siteniz kapandı ve siz bunun gereksiz yere olduğunu kanılayıp açtırdınız. Mesela iki gün boyunca kapalı kaldı siteniz ve zarara uğradınız. Bu konuda tazminat da talep edemiyorsunuz.

Tanımı net olmayan bir müstehcenlik ve nasıl yapıldığı bilinmeyen bir intihara teşvik ile sitelerin kapatılabiliyor olması kimseye batmadı. Sadece bu kadar adamın verisini saklamak zor öyle her istendiğinde kapatmak da zor gibi şeylerin sonucunda birkaç cümle iptal edildi.

Yani özetle… İnternetin özgürleştirildiği filan yok. Birkaç şirketin zarara girmesi engellendi. O kadar…

Hemen sevinmeyin diye söyleyeyim dedim…